Boşanmaların artmasının baş sebebinin modern yaşamın insanı maneviyattan uzaklaştırması, dolayısıyla Allah’ın emir ve yasaklarından yüz çevirmesi olduğu belirtildi.
Malatya merkez Yeşilyurt İlçe Müftüsü Mehmet Çınar’ın hazırladığı, ‘boşanmanın toplumsal zararları’ konulu hutbe 24 Ocak Cuma günü camilerde okunacak.
Çınar, ‘boşanmanın toplumsal zararları’ konulu hutbesinde şu ifadelere yer verdi:
“Yüce dinimiz İslam, insanların; mutlu ve huzurlu olabilmeleri, nesillerin devamı ve içtimai hayatın sağlam bir temel üzerine oturtulabilmesi için evlenmeyi emretmiş, evliliği ise ‘ağır bir sözleşme’ diye tarif ettiği nikâha bağlamıştır. Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de; bekârların evlendirilmesini, eğer fakirlik korkusuyla evlenmek istemiyorlarsa, onları fazl-ı keremiyle zengin kılacağını, eşlerin birbirleriyle huzur bulmaları için aralarına sevgi ve merhamet koyduğunu” bildirmiştir. Yine Kur’an-ı Kerimde, “Onlar sizin için bir elbise, siz de onlar için bir elbisesiniz” ayeti ile de evlenmenin ve aile kurmanın güzelliği gösterilmiştir.
Nikâh akdi ile kurulan ailelerin huzur, güven ve mutluluk içinde devam etmesi; hem fertler hem de toplumlar açısından hayati öneme sahiptir. Ancak bununla birlikte, eşler arasında zaman zaman bazı anlaşmazlıklar ortaya çıkabilmektedir. Bu gibi durumlarda taraflar, aile içi problemlerini, dinimizin çizdiği çerçevede sevgi, saygı ve hoşgörü prensipleri doğrultusunda çözüme kavuşturmaya özen göstermelidir.
Ancak evlilikle amaçlanan dünyevi ve uhrevi yararlar ortadan kalkar, şiddetli geçimsizlik, huzursuzluk, nefret, hak ve hukuka riayet edilmemesi gibi problemler ortaya çıkar ve kadınla erkeğin bir arada yaşaması imkânsız hale gelirse, bu durumda boşanma bir çıkar yoldur. Ama en son başvurulması gereken bir çaredir ki Sevgili Peygamberimiz (SAV.): Allah katında en sevimsiz helal, boşanmadır.” Buyurarak boşanmanın İslam’da çok da hoş karşılanmadığını belirtmiştir.
Boşanma birey ve toplum açısından sonuçları itibariyle çok yönlü zararlar doğurur: Öncelikle eşler psikolojik sorunlar yaşayarak maddi ve manevi dünyalarını yıkıma götürebilirler. Diğer yandan toplumun çekirdeği olan ailenin dağılması, içtimai planda toplumun yapısını da derinden sarsar.
Geçmişe oranla günümüzde boşanmaların sayısı oldukça artmıştır. Bunun temel sebebi ise modern yaşamın insanı maneviyattan uzaklaştırması, dolayısıyla Allah’ın emir ve yasaklarından yüz çevirmesidir. Son yıllarda önemli ölçüde artan boşanma olayları toplumun ahlak yapısını sarsmakta ve yeni nesilleri manevi duygulardan uzaklaştırarak, kendi iç dünyasını sarsan ve toplum düzenini bozan eylemler gerçekleştirmesine sebep olmaktadır. Hiç şüphe yok ki boşanmalarda en fazla zararı görenler çocuklardır. Sevgiye en fazla ihtiyaç duydukları dönemde, sevgiden yoksun kalmakta ve böylece ya içe kapanık ya da aşırı hırçın olarak yetişmektedirler. Bu şekilde yetişen çocukların topluma fayda sağlamasını beklemek yanlış olur.
Bu gibi zararları göz önünde bulundurarak eşler, hayatın bütün sıkıntı ve problemlerini, el ele verip, fedakârlıkla çözmeye çalışmalı ve birbirlerine karşı sorumluluklarını yerine getirmelidirler. Bu da yeterli olmazsa devreye tarafların aileleri girip sorunu çözmeye çalışmalıdır. Bu gibi çabalar ile aile temelini sağlamlaştırarak; birey, aile ve toplum huzurunu muhafaza etmiş olurlar.”