101. yıldönümüne ulaştığımız 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nı gurur ve coşkuyla kutluyorum.
19 Mayıs 1919 Türk Milletinin yeniden doğuşunun başlanıgıcı olan bir gündür ve bizler için çok büyük bir anlam ve öneme sahiptir.
Ülkenin içinde bulunduğu durumun bir yazgı olmadığını düşünen ve "Milletin bağımsızlığını, yine milletin azim ve kararının kurtaracağına" inanan Mustafa Kemal, Samsun'dan başlayarak bütün ülkeye ve insanlarımıza yansıyan ve yayılan bir kutlu mücadeleyi başlatmıştır.
Mustafa Kemal Paşa’nın Türklüğün kurtuluşu ve vatanın selameti için başlattığı hareket, milletimizin sönmek üzere olan umutlarını canlandırmış ve herkesin bir ülkü etrafında toplanıp kenetlenmesine varan sürece hız ve hayatiyet kazandırmıştır.
Ancak, ulaşılan bu zaferi sürekli kılmak isteyen, vatanımızı ve milletimizi büyük bir milli mücadele vermeye götüren şartları çok iyi bilen ve hedefi baştan tam bağımsızlık ve muasır medeniyetler seviyesini aşma olarak belirleyen Mustafa Kemal Atatürk, bunun yolunun da gençliğimizin büyük ülkülerle yetişmesinden geçtiğini görmekteydi.
Bunun içindir ki, bir yandan bu günün anlam ve öneminin gençlikçe kavranması için onlara armağan etmiş, diğer yandan da ülkemizin geleceğini her zaman güvendiği ve inandığı Türk gençliğine emanet etmiştir.
Çünkü, gençlik, milletlerin gücüdür ve yarınlarıdır. Bu durum, özellikle bizim gibi nüfusunun büyük bir bölümü genç ve dinamik olan bir ülke açısından çok daha farklı bir boyut taşımaktadır.
Gençlerimizin yarınların sorumluluğunu üstlenebilecek ve karşılarına çıkabilecek her sorunun üstesinden gelebilecek ölçüde nitelikli, bilgili ve ideal sahibi insanlar olarak yetişmeleri şarttır.
Türklük gurur ve şuuru ile dolu, ahlâklı ve erdemli, manevî ve kültürel değerlerimizi sahiplenen, ülkesine ve ailesine karşı sorumluluklarının farkında olan; Türkiye’yi çağdaş uygarlık düzeyine ulaştıracak bilgi, beceri ve donanımıyla, fikri hür, vicdanı hür, insan sevgisine sahip gençliğimizin üstesinden gelemeyeceği hiçbir zorluk ve engel yoktur.
Cumhuriyetimizin kurucusu Büyük Atatürk, "Türk gençliğine terk edip bıraktığımız vicdanî emanet, yalnız ve daima galip olmaktır ve eminim daima galip olacaksınız" sözüyle gençliğe olan güvenini, "Bütün ümidim gençliktedir" sözüyle de beklentilerini dile getirmiştir.
İnanıyorum ki, fırsat buldukları ölçüde ve kendilerine olan toplumsal güveni farkettikleri takdirde, bizim gençliğimizin başaramayacağı hiçbir şey yoktur.
Türkiyemizin ve insanlarımızın layık oldukları mutlu, müreffeh ve güçlü bir ülkeye kavuşmamız da gençliğimizle olacaktır..
Bu düşüncelerle, Büyük Atatürk’ün, mukaddes vatanımızın bölünmez bütünlüğü yolunda, kurtuluş mücadelesini başlattığı bu anlamlı günün yıldönümünde, bütün vatandaşlarımızın ve gençlerimizin bayramını kutluyor, gazilerimizi ve şehitlerimizi şükranla, minnetle ve rahmetle anıyorum.