7 Haziran seçimlerine az bir süre kala çeşitli Sivil Toplum Kuruluşları seçim öncesi son açıklamalarını yapıyor. Bu kuruluşlardan birisi de Meşale Derneği.
7 Haziran Genel Seçimleri öncesi dilek ve görüşlerini kamuoyuyla paylaşmak için basın mensupların karşısına geçen Meşale Derneği Başkanı Tamer Çalhan, ulke olarak çok kritik bir dönemden geçildiğini ifade ederek, “Ülkenin her ferdinin, tarihin her döneminde olduğu gibi bağımsızlığın sağlanmasında ve korunmasında sorumluluk üstleneceğine olan inancımız tamdır” dedi.
Millete karşı yapılan sistemli saldırıların farkında olduklarını belirten Çalhan, “Vesayeti kaldırma yolculuğunun süreç içinde gerçekleştirilen sessiz devrimlerle; artık sözünde, kararında sadece milletin olduğu günlerin yaşandığı bu süreçte, sivil iradeyi yok saymak için kurulan tezgahlarla, hazırlanan kumpaslara izin verilmeyecektir” diye konuştu.
Milletin egemenliğini çalmak isteyen küresel aktörlere ve onların içerideki işbirlikçilerine fırsat vermeyeceklerini sözlerine ekleyen Çalhan, “Milletin yükselen sesine karşı saldırılarda bulunan küresel ve yerli odakların aynı şer grubunun mensubu olduğunun farkındayız. 28 Şubatta büyük bedeller ödememize, yoksullaşmamıza, özgürlüklerimizden, inanç ve değerlerimizden yoksun kalmamıza neden olan Eski Türkiye’nin karanlık günlerine geri dönülmesine izin vermeyeceğiz. Eski köhne düzenin hayalini kuran, etnik kimlik siyaseti yapan, milleti ve değerlerini yok sayanlara itibar edilmeyeceğiz” dedi.
Mevcut iktidarın, değerlere sahip çıkan duruşunu bozmadığı müddetçe destek çıkacaklarını vurgulayan Çalhan “Dışarıda yazılan, içeride sahneye konulan gezi kalkışması senaryosunu boşa çıkaran milletin kararlı duruşu sürecektir. İhanetin amacı ile planlanan 17-25 Aralık darbe girişimlerini püskürten, paralel tetikçilere hadlerini bildiren milletimizi yalnız bırakmayacağız. Çözüm sürecini bitirmek amacı ile 6-8 Ekim’de oynanan büyük oyunu çökerten çözümün öz ruhuna desteğimizi sürdüreceğiz. Özgürlüklerin risk olarak algılandığı, iç çekişmelerin ve ötekileştirmenin zirve yaptığı, dışa bağımlı, ekonominin kısır döngüye mahkum edildiği, siyasetin her türlü vesayete mecbur bırakıldığı bir anlayışı reddediyoruz. İstikrarını sürdüren Türkiye, sadece kendi halkı için değil; Filistin, Suriye, Mısır, Bosna, Kosova, Somali, Myanmar, Arakan, Doğu Türkistan başta olmak üzere merhamet ve adalet bekleyen, Batının mağdur ettiği, bütün dünya mazlumları için bir umuttur” dedi.
Ümmetin kazanımları için kişisel çıkarların bir tarafa bırakılması gerektiğini ifade eden Tamer Çalhan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizler Meşale Derneği olarak diyoruz ki, gelinen noktada mevcut iktidara ders vereceğiz diyerek, ne büyük felaketlere davetiye çıkarılacağı hesap edilerek kişisel husumetlerimizin, kırgınlıklarımızın kızgınlıklarımızın, küçük hesaplarımızın ötesinde topyekun ümmetin kazanımları ve maslahatları için saflarımızı yeniden sıklaştırmamız gerekmektedir. Tüm halkımız ve sesimizi duyan herkesin içinde geçmekte olduğumuz kritik sürecin bilincinde olacağına, dolayısıyla meselenin sadece iktidar ve hükümet meselesi olmadığı, davasına, değerlerine ve topyekun dönüşümün ruhuna uygun davranıp, gerekli sorumluluğunu yerine getireceğine yürekten inanıyoruz.
Dernek Başkanı Tamer Çalhan ile birlikte basın mensuplarının karşısına geçen bir diğer isim ise 28 Şubat mağduru ve kanaat önderi Zekeriya Şengöz’dü. 7 Haziran’ın önemli bir gün olduğunu belirten Şengöz, “Bütün millet toplu halde bir kez daha duruşunu ciddi bir şekilde sergilemek zorunda. 28 Şubat sürecinde bedel ödeyen birisi olarak şunu belirtmek isterim ki; yıllardır bu toplum değerlerinden uzaklaştırıldı, kimliği ve şahsiyeti itibarsızlaştırıldı, toplumun zenginliği talan edildiği, fukaralaştırıldığı bir süreçten geçmek üzereydi ama şu an toplum itibar kazandı toplum tekrardan özgürlüklerine kavuşturulmak üzere, toplum tekrardan barışık yaşamak üzere ve toplum tekrardan hak, hukuk ve adaletin sağlandığına inanmak üzere” dedi.
Daha önce ki tuzakları yıkan mevcut iktidarın yeniden bir takım tuzaklarla karşı karşıya kaldığını ifade eden Şengöz, “Toplumun yanında duran halkın hizmetkarı olduğunu söyleyen bir iktidara şu an dış güçler tarafından ve onların içerideki işbirlikçileri tarafından tekrardan tezgahlar ve oyunlar kurulmak üzeredir. Bu kurulan oyunların bozulması için toplum 7 Haziran’da hep birlikte topyekun sandığa gitmek zorundadır” şeklinde konuştu.