8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Malatya’da İHH Kadın Kolları tarafından düzenlenen sokak tiyatrosunda, kadına şiddet farklı bir boyutuyla anlatıldı.
Kadına yönelik şiddete tepki göstermek için Malatya Soykan Parkı’nda sokak tiyatrosu sergilendi. İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliği bölümü öğrencileri ve Battalgazi halk eğitim merkezi tiyatro topluluğu işbirliğiyle hazırlanan oyun tam not aldı. Tiyatro gereği bir erkek kadına şiddet uyguladı. Çevrede bulunan diğer tiyatrocular da bu şiddet nedeniyle kendileri yere bırakarak sessizce tepki gösterdi. Farklı meslekleri ve karakterleri sergileyen tiyatro oyuncuları daha sonra ayağa kalktıklarında kadına uygulanan şiddeti kınayan sözler söyledi. 30 kişilik tiyatro ekibinin yaklaşık 1 ay çalıştığı oyun çevredekiler tarafından da yoğun ilgi ile izlendi. Oyun sonrası bir açıklama yapan İHH Kadın Kolları Başkanı Emine Çakmak, “İnsanı tek bir nefiste yaratan Yüce Allah, sağlıklı bir toplum inşasını ailenin varlığına bağlamış, bu çerçevede kadın ve erkeğe sorumluluk ve vazifeler yüklemiştir. İslam dininin temel kaynağını teşkil eden Kur’an-ı Kerim ve Sünnet’te en tafsilatlı olarak ele alınan meselelerin başında aile hukukunun gelmesi bu müessesenin ehemmiyetini gösterir” dedi.
İslam dünyasında yaşanan genel problemlere bağlı olarak kadınların mağdur edildiği ciddi sorunların gün yüzüne çıktığını belirten Çakmak, şöyle konuştu:
“Afrika ve Asya ülkelerinde büyük güçlerin çıkar savaşları ve sömürgeciliğin devam eden etkileri, yoksulluk ve geri bırakılmışlığın sonuçları en fazla kadınları etkilerken Ortadoğu’da yoğunlaşan çatışma alanları da -başta Suriye, Filistin ve Irak olmak üzere-yüzlerce kadını dul bırakmış, bir o kadarını hapishanelerde mahkûm hale getirmiş, yine kadınları zor şartlar altında mülteci statüsüne düşürmüştür.
Özellikle Suriye’de dört yıldır yaşananların Suriye toplumunu ve komşu toplumları derinden etkilediğini anlatan Çakmak, şunları söyledi: "Savaş nedeniyle 15.000 Suriyeli kadın hayatını kaybederken binlerce çocuk öksüz kalmıştır. 6000 Suriyeli kadın tecavüze uğramıştır. Suriyeli kadınlar kaçırılmakta, insan tacirleri tarafından kullanılmakta, hapse atılmakta, tecavüze, psikolojik ve fiziksel saldırılara maruz kalabilmektedir. Halen yüzlerce Suriyeli kadından haber alınamamakta sağ mı ölü mü oldukları bilinmemektedir. Yine akıbeti belirsiz yüzlerce Suriyeli kadın hapishanelerde türlü işkencelere maruz bırakılmaktadır. 145 bin Suriyeli kadın, eşleri hayatta olmadığı için ailelerinin geçimlerini temin etmek durumundadır. Bugün Suriyeli kadınların maruz kaldığı tüm bu hak ihlallerinden başta İran olmak üzere Esad rejimine destek veren tüm devletler, kişi ve kuruluşlar sorumludur. Türkiye’de ve dünyada kadın haklarının yüksek sesle dile getirildiği bir gün olan 8 Mart vesilesi ile coğrafyamızda ve İslam coğrafyasının farklı bölgelerinde kadınların yaşamakta olduğu istismar ve mağduriyetlerin her daim gündemde tutulmasına ve gerekli önlemlerin alınmasına duyulan ihtiyacı seslendirmek olmazsa olmazdır.”