Doğu Akdeniz İnşaat Müteahhit Birlikleri Federasyonu (DAİMFED) Malatya Şube Başkanı İnşaat Yüksek Mühendisi Kadircan Esen, Rezerv alanları ile ilgili belirsizlik yaşandığını belirterek, "Bu tabloda yerel iş gücünü bir kenarı atmamalısınız" dedi.
DAİMFED Malatya Şubesi Yönetim Kurulu ilk toplantısını gerçekleştirdi. Toplantıda görev dağılımı ve çalışma grupları belirlenirlen Rezerv alanlarda karşılaşılan teknik ve sosyolojik sıkıntıların da raporlanarak Bakanlık ve Valiliğe iletilmesi kararlaştırıldı.
Yönetim kurulu başkanı inşaat yüksek mühendisi Kadircan Esen, asrın felaketi sonrasında vatandaşı ilgilendiren iki büyük problemin olduğunu ifade ederek, "Birincisi rezerv alanlardaki belirsizlikler ikincisi ise yerinde dönüşümde yaşanan problemler olarak görebiliriz" dedi.
Şu ana kadar bakanlık tarafından ilan edilen rezerv alanların 5 ilçe ve yaklaşık 460 hektar alanı kapsadığını ifade eden Esen, "Merkez çarşı kısmı olarak ifade ettiğimiz yerde toplam alan yaklaşık 190 hektar civarında. Yani çarşıdaki rezerv alanımız tüm rezerv alanların yaklaşık yüzde 40’ına tekabül ediyor. 460 hektar rezerv alan demek yaklaşık 12 milyon m2 inşaat alanı demektir. Bunun altyapısını ve tedarikini iyi hesaplamak lazım. Örneğin 1,5-2 yılda 5 milyon m3 betonu nasıl tedarik edeceksiniz? İhaleyi alan ulusal firmalar bunun agregasını hangi ocaklarda hangi makinelerle nasıl çözecek? Birde bu rakamlara yerinde dönüşümleri, TOKİ şantiyelerini ve yerel işleri dahil ettiğinizde iş çok zor. Kısaca söyleyelim maalesef Malatya’nın iş kapasitesi bu rakamları 2-3 yılda kaldırabilecek alt yapıya sahip değil. İsterseniz en iyi maddi çözümleri üretin malzeme ve işçilik altyapılarını sağlayamazsanız bu iş ilerleyemez. Gerçekçi değerlendirmek gerekirse, eğer iyi bir planlama yapılır, alanlar etaplaştırılır, taş ocakları, iş makineleri gibi ana sıkıntılar çözüme kavuşturulursa dahi bu işin en iyi şartlarda 4-5 yıldan önce tamamlanmayacağı aşikar. Bu tabloda yerel iş gücünü bir kenarı atmamalısınız. Yerel müteahhitlerden, teknik personelden ve tedarikçilerden olabildiğine maksimum şartta faydalanılmalı düşüncesindeyiz" ifadelerine yer verdi.
Ekonomik ve sosyal belirsizliğin şehre negatif enerji verdiğini de dile getiren Başkan Esen, "Yaptığımız yönetim kurulu toplantısında bu alanları, belirsizlikleri ve ilgili kanunları incelediğimizde bazı problemleri irdeleme kararı aldık. Örneğin diğer illerdeki rezerv alanların özellikle Hatay ve Kahramanmaraş'ta ilerleyişini inceleyerek kamuoyu ile paylaşacağız" dedi.
Bir diğer problemin ise vatandaşın ne alacağı ve ne vereceğini bilmemesi olduğunu da ifade eden Esen, "Tamamen belirsizlik hakim. Bu durumda şehrimizde ekonomik ve sosyal olumsuzluğa sebep oluyor. Vatandaşa net olarak borcunu-alacağını hesaplayıp belirtmek gerekiyor" diye konuştu.
Son günlerde tartışma konusu olan Söğütlü Camii yeri konusuna da değinen Başkan Esen, "Keşke en ciddi sorun Söğütlü Caminin sağa sola kaydırılması olsaydı. 1991 yılında yeni haliyle yapılan Söğütlü Camii plandaki yerinin şu an kamuoyunda tartışılmasının ve rezerv alanların en önemli sorunu gibi aksettirilmesini doğru bulmuyoruz. Şuan rezerv alanlardaki en önemli konu başlığı belirsizlik, programsızlık ve proje uygulamasının yavaş ilerleyişidir. Suni gündemlerin projelerin ilerleyişine katkısı olacağını düşünmüyoruz. Tarihi Yeni Cami ile Söğütlü Cami arasında yaklaşık 100 metre mesafe var sonuçta illa bir başka cami yapılması gerekirse 1 km öteden sonrası düşünülebilir" şeklinde konuştu.
Tüm bu sorunları Federasyon Başkanı ile birlikte raporlayıp Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Başkanlığına teslim edeceklerinin de altını çizen Esen, "Federasyon Başkanımız Mustafa Karslıoğlu ile yaptığımız görüşmelerde bu sıkıntıları raporlamamızı ve Haziran ayı içerisinde kendisinin de katılımı ile ilgili Bakanlık ve Kurumları ziyaret ederek bu talepleri, değerlendirmeleri ve sıkıntıları iletmemizde yanımızda bulunacağını ifade etti" diye konuştu.