Muharrem Sarıkaya

Homeopatik dozla çözüm

Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
A- A+ Paylaş

Tıptaki karşılığı, “Benzer, benzeri iyileştirir” anlamına geliyor.

Eğer bir hastalığınız söz konusu ise “ona neden olandan elde edilenle sorunu çözmenin” çok daha kolay olacağı ilkesine dayanıyor.

Yaşamdan örneklenirse; yılan ısırmasının yarattığı ölümcül etki, yine yılanın zehrinden elde edilen serumla iyileştirilir.

Sıtma veya malaryayı iyileştiren ilaç da hastalığı taşıyan sivrisineği yaratan durgun suda çürümüş bitkilerden üretilmiş serumdur.

Aynı şekilde sıtmaya neden olan kına ağacı, kabuğu kaynatılıp içilmesi halinde hastalığı yok eder.

Aşırı soğukta donmuş bir organ, buz ile ovulduğunda kangrene yol açmadan iyileşir.

Arı sokmasının ilacı da arının iğnesindeki zehirden elde edilmiş serumdur (remedi apis)...

Kahve sert ve çok miktarda içilirse uykusuzluk yaratır; benzer belirtilere eşlik eden uykusuzluk hastalığı da kahvenin homeopatik dozda hazırlanmış şekli olan“coffea” ile tedavi edilir.

YAPAY CENNET

Homeopatik kelimesi, Fransız postyapısalcı felsefeci Jean Baudrillard’ın “İlahi Sol” kitabını yıllar önce okuduğumda dikkatimi çekmişti.

Kitabı buldum, baktım kelimenin altını kurşun kalemle çizip yanına da karşılığını yazmışım.

Baudrillard, 1975’te başlayıp Eylül 1984’te tamamladığı kitabının, “İnsanlara nasıl coşku zerk ediliyor?” başlıklı bölümünde, postmodernalist yaklaşımla “sağın yapay cennetinin bolluk, solun yapay cennetinin ise kriz üstüne oturduğunu”vurgulayıp ekliyor:

“Herkes krizi, hayali bir gerçeklik ilkesi olarak benimsemiştir. Aslında kimse krize inanmamakla birlikte, herkes krizin inanılabilirliği, tüm sistemi felakete sürükleyecek bir kriz sayesinde tarihi bir uzlaşma olasılığı ve umudu olabileceği konusunda anlaşmak istiyor. Kriz, felaketin homeopatik dozlarda damıtılmasıdır. Bizi o mahkûm olduğumuz sonun elinden kurtarabilecek tek şey, ne yana doğru sürüklenip gideceği belli olmayan krizdir. Üstüne üstlük tüm hükümetlerin kendisinden yararlanabileceği bir bahaneye benzemektedir...”

Satırları kaleme almasının üzerinden 32 yıl geçmiş; geçerliliğini bugün de koruyor.

FIRAT VE 15 TEMMUZ

Nedeni de açık...

İster 15 Temmuz, ister Cerablus’a yapılan Fırat Kalkanı operasyonuyla açıklayalım.

“Benzer sorunun çözümünün benzeri olduğu” kuralı iki olayda da geçerli...

Şu soruya bulunacak yanıt sanırım çok konuyu aydınlatması için daha açıklayıcı olur: “15 Temmuz günü iktidarda CHP veya bir sol parti olsaydı ne olurdu?”

Veya 80 bini aşkın insanın görevinden açığa alınması, 40 bini aşkın gözaltı, 20 bini aşkın kişinin tutuklanması ve yüzlerce kuruma el konulup kapatılması bu kadar rahat gerçekleşebilir miydi?

FETÖ yapılanması halkta herhangi bir tepkiye neden olmadan bu kadar rahat çökertilebilir miydi?

Ya da ÖSO yerine bir başkası IŞİD’e karşı Cerablus’ta ilerlemeyi bu kadar kolay sağlayabilir miydi?

Bir başka ülkenin desteğindeki milis güçleri o alana girse bölge ülkelerinden nasıl sesler gelirdi?

Bugün IŞİD’le savaşan dini motifi yüksek OSÖ bileşenleri olunca çatışmanın şiddeti de düşüyor.

Homeopatik doz, sorunu çok daha kolay çözüyor...

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Muharrem Sarıkaya yazıları